1-Sakal Sünnet Olmayıp Arapların Adetidir (!)
Bazıları sakal sünnet değildir Arapların
adetidir.”Peygamber Efendimiz kendi kavmi
sakallı olduğu için sakal bırakmış ve uzatılmasını emretmiştir,asrı saadete bakıldığında
bütün müşriklerinde sakallı olduğu görülmüştür.Dolayısıyla Efendimiz bu hususta
kavmine muhalefet etmemiştir”demektedirler…
Hatta bazı gafiller “Efendimiz hayatta olsaydı O da sakalını tıraş ederdi” diyecek kadar ileri gitmiştirler.
Cevap olarak denir ki;
Rasûlullah Efendimiz Arapların
adet ettiği bir çok şeyi iptal etmiş, o devirde revaçta olan bir çok âdete
uymamış ve ümmetininde uymasına razı olmamıştır.
Mesela dövme yapmak,saç
ekletmek(peruk),çocukları öldürmek,kız çocuklarını diri diri gömmek,Beytullah’ı
çıplak tavaf etmek gibi….
Eğer Rasûlüllah Arap örf ve
adetlerine bağlı olan biri olsaydı bu gibi bazı adetleri yasaklamaz veya
serbest bırakmazdı. Sakalda bunlardan biridir.
Diyelim ki sakal bir adettir. Peki
bu kimin adetidir? Bütün peygamberlerin istisnasız işlediği bir adettir.
Sakallarını her gün kazıyan ve bu
iddiada bulunanlara soralım sakalı tıraş etmek kimin âdetidir? Biz söyleyelim;
Sakalsızlık Hind Mecusilerinin âdeti, kendini kadınlara benzetenlerin alameti,
nihayet kokuşmuş batının ve kâfirlerin geleneğidir. Bunun aksini kim iddia
edebilir?
2-İman Ve İslam Sakaldan İbaret Değildir. Sakal Kesmekle
İnsan Kafir Olmaz (!)
Sakal tıraş etmeğe devam etmek
büyük günahlardan biridir. İnsan bir günah sebebiyle imandan ve islamdan
olmaz(çıkmaz).Nitekim bütün büyük günahlar böyledir. Kişi helal kabul etmeyerek
işlediği herhangi bir günah sebebiyle kâfir olmaz. Ehlisünnet itikadı budur.
Lakin Allah aşkına soruyoruz;
İman ve İslam Allah katında kabul
ve sevimlilikte yeterli olsaydı İslam’ın emir ve yasaklarına gerek kalırmıydı? Hadis
kitapları hayır amellerine teşvik, kötü amellerden sakındırmayla dolu
olurmuydu? Günahkârlar kabir ve cehennem azabıyla tehdit edilirmiydi?
Sakalını tıraş edenler;
Efendimizin ”sakalını bırak” emrine
boyun eğmeyip nefislerinin keyfine uymakta ve şeytanlarına itaat ederek
düşmanlarını taklit etmekte ve Efendimizin emrini hafife almaktadırlar.
Şeyhul Meşayıh Et Tenhavi buyurmuştur
ki: Sakal tıraşını güzel görerek tıraşa devam
eden,sakal bırakmayı ar ve utanç vesilesi kabul ederek sakallılarla alay eden
kişinin imanın sağlam kalması düşünülemez(mümkün değildir).
Sakal uzatmak bazı ahmaklar
katında utanç vesilesi olsada bir Müslüman’ın bu gibi beyinsizler yüzünden
yapması gereken şeyi terk etmesi caiz değildir.
Eğer biz insanların sözlerinden
etkilenecek olursak imanımız dahi elde kalmaz.Çünkü kafirler islamı ve imanıda
utandırıcı bir vasıf saymaktadırlar.
3-Sakalın Hakkını Veremem (!)
Bir kısım insanlarda samimi olarak
sakalın hakkını veremeyeceklerinin kanaatinde olduklarından sakal
bırakmadıklarını açıklamaktadırlar.
Bu anlayış yanlıştır.Çoğumuz
namazın hakkını veremiyoruz,o zaman namazıda mı bırakacağız.”Efendim bizim kıldığımız namazlarda hayır
yok.Namazlarımızda ne bir huşu,ne bir kalp huzuru yok.Gelin elimize yüzümüze
bulaştırmayalım,namaza yazık etmeyelim en iyisi namazı kılmayı bırakalım” diyebiliriyiz?..
Fıkıhta bir terim vardır ”Bir
şeyin hepsi elde edilmezse hiçbiri terk edilmez”
4-Sakalsız Bazı Âlimlerin Delil Gösterilmesi (!)
Bir müslümanın sakalsız olması
hususunda titizlik gösterenlere karşı zamanın bazı âlimleri delil gösterilmekte
ve ”şu alimler sizin söylediğiniz hükümleri
bilmiyorlar mı? Onlar niçin sakallarını kesiyorlar? Demekki bu mesele sizin
söylediğiniz gibi önemli değil” demektedirler.
Sakalını tıraş eden kim olursa
olsun Rasûlüllah Efendimize isyan etmektedir. Heleki böyle bir günah asla
küçümsenemez.
Burada isimlerini açıklamayı uygun
görmediğimiz bir kaç âlimi örnek göstererek sakalını kazıyanlara diyoruz ki;
Başta Rasûlüllah olmak üzere yüz
binlerce peygamberi, onların ashabını ve bu güne kadar gelen milyonlarca alimi
ve Allah dostlarını örnek almıyorsunuz da niçin zamanın sonlarında çıkmış bir
kaç kişiyi örnek alıyorsunuz? Allah’ın habibi ve sahabesi mi örnek alınmaya
daha layıktır yoksa son zamanlarda çıkan bir kaç alim mi?
5-Sakal Sünnettir, Sünneti Terkde Günah Yoktur İddiası
Evvela deriz ki bu sakalın sünnet
oluşu fazlalık bir sünnet değildir. Çünkü Efendimiz sakal bırakmayı
emretmiştirki bu emir, vucup sakal bırakmanın vacip olduğunu ifade etmek
içindir.
İkinci olarak deriz ki; vacip
olmayan bir sünnet olduğunu kabul etsek Rasûlüllah sünneti terk edilmek için
değil,biz onunla amel edelim,zahiren ve batınen o sünneti kendimize
yakıştıralım diye meşru kılınmıştır.
Sahabeden Ubeyd Bin Halid
buyuruyorki;
Bir kere ben Medine-i Münevvere
de gezerken arkamdan biri (İrfa’ izareke,feinnehü etka ve ebka) “Eteğini(entarinin
alt kısmı) kaldır çünkü o takvaya daha yakın ve kalıcıdır.” buyurdu.
Bu sözü bana kimin söylediğine
dönüp baktığımda birde ne göreyim o Resulullah imiş. Bunun üzerine ben, benim
üzerimde bu hırka kendisinde siyah ve beyaz çizgiler bulunan(kıymetsiz ve
gurura vesile olmayacak)bir şeydir dediysem de Resulullah: “Senin için bende
örnek yok mudur” buyurdu.
6-Sakal Bırakmak İçin Hanımdan İzin Almalıdır (!)
Çokları bu bahaneyi ortaya koymaktadır.
Hasan (radıyallahuanh)den rivayetle peygamberimiz buyurmuştur ki: “Allah’a isyan hususunda hiçbir mahlûka
itaat yoktur”.
Allah’u Teâlâ’nın emrini yerine
getirerek kapanan bir kadına kocası engel olamazken, kadın, yapılması gereken
bir hükme nasıl karışabilir. Aslında Müslüman bir kadın kocasına zorla sakal bıraktırmalıdır.
7-Sakal Bırakmak 40 Yaşından Sonra Sünnettir (!)
Müslüman bir erkek nasıl ki akıl
baliğ olduktan sonra namaz kılmak, oruç tutmak farz ise ve mükellefse, yüzünde
sakal bittiği zaman da uzatmak zorundadır.
Maalesef son zamanlarda sakal
bırakma işini ömrün son zamanlarına bırakıldığı için bir nevi ihtiyarlık
alameti sayılmış ve bu şekilde şartlandırılmıştır…
8-Sakal Üzerinde Çok Durulmamalı, Şekle Bu Kadar Önem
Verilmemeli İddiası
Kimisi ”sakal üzerinde niçin bu
kadar duruyorsunuz? İslam dini sakal bırakmaktan mı ibaret? Sakaldan önce nice
meseleler var” demektedir.
Asıl biz onlara diyoruz ki;
sakalsızlık hususunda niçin bu kadar diretiyorsunuz. Gelin sakalınızı bırakın,
bir daha uğraşmayın.
Metruş bir şekle bürünmek için
çaba sarf etmek çeşit çeşit malzeme kullanmak,bazen berberde saatlerce sıra
beklemek,her gün kalkıp eline jileti alarak sanki bir ibadetmiş gibi sakal
tıraşına vakit ayırmak şekilcilik olmuyor da,sakal bırakanların tıraşla
uğraşmaktan kurtulup, etrafını düzeltmeye çok az bir vakit ayırması mı
şekilcilik oluyor?
9-Temizlik İmandandır, Ben Temizlik Yapıyorum (!)
Bu iddia sefahat/beyinsizlikten kaynaklanan
cahiliyet iddiasıdır ki burada Efendimizin sakalı uzatma emriyle istihza alay
etme ve Efendimizin yaptığı bir sünnetle alay etmektir ki bu sözün sahibi,
vacibi bir pislik-haramı da temizlik saydığından kâfir olmaktadır.
10-İslam kalp temizliğine itibar eder, dolayısıyla kalbi
temiz olan sakal bırakmaya muhtaç değildir (!)
Eğer kalp temizliği Allah katında
yeterli olsaydı Peygamber Efendimiz aza ile ilgili hükümler ortaya koymazdı.
Erkeklere benzeyen kadınları, kadınlara benzeyen erkekleri, dövme yapan ve
yaptıranı lanetlemezdi.
Sakalı kesmek kâfirlere mahsus
alametler olup birçok hadisi şerifte nehye dilmiş, kötü amellerden olduğundan
bunlar Allah’ın nazara almayacağı şeyler olmayıp, bilakis kesinlikle
cezalandıracağı şeylerdir.
Ey Müslüman kardeş düşün! İnsaf
ederek düşün! Hesap günü bu gibi boş hileler ve faydasız deliller sana
yarayacak mı?
Yarın Allah’ın huzuruna
toplanacağına inanan Müslümanlar, Rasulullah’ın sakalını tıraş edenlerin yüzüne
bakmamasından hiçmi korkmazlar? Endişeye kapılmazlar?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.