21 Şubat 2012 Salı

Sakal Bırakmayanların Asılsız İddiaları ve Cevaplar

1-Sakal Sünnet Olmayıp Arapların Adetidir (!)
Bazıları sakal sünnet değildir Arapların adetidir.”Peygamber Efendimiz kendi kavmi sakallı olduğu için sakal bırakmış ve uzatılmasını emretmiştir,asrı saadete bakıldığında bütün müşriklerinde sakallı olduğu görülmüştür.Dolayısıyla Efendimiz bu hususta kavmine muhalefet etmemiştir”demektedirler…

Hatta bazı gafiller “Efendimiz hayatta olsaydı O da sakalını tıraş ederdi” diyecek kadar ileri gitmiştirler.
Cevap olarak denir ki;
Rasûlullah Efendimiz Arapların adet ettiği bir çok şeyi iptal etmiş, o devirde revaçta olan bir çok âdete uymamış ve ümmetininde uymasına razı olmamıştır.
Mesela dövme yapmak,saç ekletmek(peruk),çocukları öldürmek,kız çocuklarını diri diri gömmek,Beytullah’ı çıplak tavaf etmek gibi….
Eğer Rasûlüllah Arap örf ve adetlerine bağlı olan biri olsaydı bu gibi bazı adetleri yasaklamaz veya serbest bırakmazdı. Sakalda bunlardan biridir.
Diyelim ki sakal bir adettir. Peki bu kimin adetidir? Bütün peygamberlerin istisnasız işlediği bir adettir.
Sakallarını her gün kazıyan ve bu iddiada bulunanlara soralım sakalı tıraş etmek kimin âdetidir? Biz söyleyelim; Sakalsızlık Hind Mecusilerinin âdeti, kendini kadınlara benzetenlerin alameti, nihayet kokuşmuş batının ve kâfirlerin geleneğidir. Bunun aksini kim iddia edebilir?

2-İman Ve İslam Sakaldan İbaret Değildir. Sakal Kesmekle İnsan Kafir Olmaz (!)
Sakal tıraş etmeğe devam etmek büyük günahlardan biridir. İnsan bir günah sebebiyle imandan ve islamdan olmaz(çıkmaz).Nitekim bütün büyük günahlar böyledir. Kişi helal kabul etmeyerek işlediği herhangi bir günah sebebiyle kâfir olmaz. Ehlisünnet itikadı budur.
Lakin Allah aşkına soruyoruz;
İman ve İslam Allah katında kabul ve sevimlilikte yeterli olsaydı İslam’ın emir ve yasaklarına gerek kalırmıydı? Hadis kitapları hayır amellerine teşvik, kötü amellerden sakındırmayla dolu olurmuydu? Günahkârlar kabir ve cehennem azabıyla tehdit edilirmiydi?
Sakalını tıraş edenler; Efendimizin ”sakalını bırak” emrine boyun eğmeyip nefislerinin keyfine uymakta ve şeytanlarına itaat ederek düşmanlarını taklit etmekte ve Efendimizin emrini hafife almaktadırlar.
Şeyhul Meşayıh Et Tenhavi buyurmuştur ki: Sakal tıraşını güzel görerek tıraşa devam eden,sakal bırakmayı ar ve utanç vesilesi kabul ederek sakallılarla alay eden kişinin imanın sağlam kalması düşünülemez(mümkün değildir).
Sakal uzatmak bazı ahmaklar katında utanç vesilesi olsada bir Müslüman’ın bu gibi beyinsizler yüzünden yapması gereken şeyi terk etmesi caiz değildir.
Eğer biz insanların sözlerinden etkilenecek olursak imanımız dahi elde kalmaz.Çünkü kafirler islamı ve imanıda utandırıcı bir vasıf saymaktadırlar.


3-Sakalın Hakkını Veremem (!)
Bir kısım insanlarda samimi olarak sakalın hakkını veremeyeceklerinin kanaatinde olduklarından sakal bırakmadıklarını açıklamaktadırlar.
Bu anlayış yanlıştır.Çoğumuz namazın hakkını veremiyoruz,o zaman namazıda mı bırakacağız.”Efendim bizim kıldığımız namazlarda hayır yok.Namazlarımızda ne bir huşu,ne bir kalp huzuru yok.Gelin elimize yüzümüze bulaştırmayalım,namaza yazık etmeyelim en iyisi namazı kılmayı bırakalım” diyebiliriyiz?..
Fıkıhta bir terim vardır ”Bir şeyin hepsi elde edilmezse hiçbiri terk edilmez”

4-Sakalsız Bazı Âlimlerin Delil Gösterilmesi (!)
Bir müslümanın sakalsız olması hususunda titizlik gösterenlere karşı zamanın bazı âlimleri delil gösterilmekte ve ”şu alimler sizin söylediğiniz hükümleri bilmiyorlar mı? Onlar niçin sakallarını kesiyorlar? Demekki bu mesele sizin söylediğiniz gibi önemli değil” demektedirler.
Sakalını tıraş eden kim olursa olsun Rasûlüllah Efendimize isyan etmektedir. Heleki böyle bir günah asla küçümsenemez.
Burada isimlerini açıklamayı uygun görmediğimiz bir kaç âlimi örnek göstererek sakalını kazıyanlara diyoruz ki;
Başta Rasûlüllah olmak üzere yüz binlerce peygamberi, onların ashabını ve bu güne kadar gelen milyonlarca alimi ve Allah dostlarını örnek almıyorsunuz da niçin zamanın sonlarında çıkmış bir kaç kişiyi örnek alıyorsunuz? Allah’ın habibi ve sahabesi mi örnek alınmaya daha layıktır yoksa son zamanlarda çıkan bir kaç alim mi?

5-Sakal Sünnettir, Sünneti Terkde Günah Yoktur İddiası
Evvela deriz ki bu sakalın sünnet oluşu fazlalık bir sünnet değildir. Çünkü Efendimiz sakal bırakmayı emretmiştirki bu emir, vucup sakal bırakmanın vacip olduğunu ifade etmek içindir.
İkinci olarak deriz ki; vacip olmayan bir sünnet olduğunu kabul etsek Rasûlüllah sünneti terk edilmek için değil,biz onunla amel edelim,zahiren ve batınen o sünneti kendimize yakıştıralım diye meşru kılınmıştır.

Sahabeden Ubeyd Bin Halid buyuruyorki;
Bir kere ben Medine-i Münevvere de gezerken arkamdan biri (İrfa’ izareke,feinnehü etka ve ebka) “Eteğini(entarinin alt kısmı) kaldır çünkü o takvaya daha yakın ve kalıcıdır.” buyurdu.
Bu sözü bana kimin söylediğine dönüp baktığımda birde ne göreyim o Resulullah imiş. Bunun üzerine ben, benim üzerimde bu hırka kendisinde siyah ve beyaz çizgiler bulunan(kıymetsiz ve gurura vesile olmayacak)bir şeydir dediysem de Resulullah: “Senin için bende örnek yok mudur” buyurdu.

6-Sakal Bırakmak İçin Hanımdan İzin Almalıdır (!)
Çokları bu bahaneyi ortaya koymaktadır. Hasan (radıyallahuanh)den rivayetle peygamberimiz buyurmuştur ki: “Allah’a isyan hususunda hiçbir mahlûka itaat yoktur”.
Allah’u Teâlâ’nın emrini yerine getirerek kapanan bir kadına kocası engel olamazken, kadın, yapılması gereken bir hükme nasıl karışabilir. Aslında Müslüman bir kadın kocasına zorla sakal bıraktırmalıdır.

7-Sakal Bırakmak 40 Yaşından Sonra Sünnettir (!)
Müslüman bir erkek nasıl ki akıl baliğ olduktan sonra namaz kılmak, oruç tutmak farz ise ve mükellefse, yüzünde sakal bittiği zaman da uzatmak zorundadır.
Maalesef son zamanlarda sakal bırakma işini ömrün son zamanlarına bırakıldığı için bir nevi ihtiyarlık alameti sayılmış ve bu şekilde şartlandırılmıştır…

8-Sakal Üzerinde Çok Durulmamalı, Şekle Bu Kadar Önem Verilmemeli İddiası
Kimisi ”sakal üzerinde niçin bu kadar duruyorsunuz? İslam dini sakal bırakmaktan mı ibaret? Sakaldan önce nice meseleler var” demektedir.
Asıl biz onlara diyoruz ki; sakalsızlık hususunda niçin bu kadar diretiyorsunuz. Gelin sakalınızı bırakın, bir daha uğraşmayın.
Metruş bir şekle bürünmek için çaba sarf etmek çeşit çeşit malzeme kullanmak,bazen berberde saatlerce sıra beklemek,her gün kalkıp eline jileti alarak sanki bir ibadetmiş gibi sakal tıraşına vakit ayırmak şekilcilik olmuyor da,sakal bırakanların tıraşla uğraşmaktan kurtulup, etrafını düzeltmeye çok az bir vakit ayırması mı şekilcilik oluyor?

9-Temizlik İmandandır, Ben Temizlik Yapıyorum (!)
Bu iddia sefahat/beyinsizlikten kaynaklanan cahiliyet iddiasıdır ki burada Efendimizin sakalı uzatma emriyle istihza alay etme ve Efendimizin yaptığı bir sünnetle alay etmektir ki bu sözün sahibi, vacibi bir pislik-haramı da temizlik saydığından kâfir olmaktadır.

10-İslam kalp temizliğine itibar eder, dolayısıyla kalbi temiz olan sakal bırakmaya muhtaç değildir (!)
Eğer kalp temizliği Allah katında yeterli olsaydı Peygamber Efendimiz aza ile ilgili hükümler ortaya koymazdı. Erkeklere benzeyen kadınları, kadınlara benzeyen erkekleri, dövme yapan ve yaptıranı lanetlemezdi.
Sakalı kesmek kâfirlere mahsus alametler olup birçok hadisi şerifte nehye dilmiş, kötü amellerden olduğundan bunlar Allah’ın nazara almayacağı şeyler olmayıp, bilakis kesinlikle cezalandıracağı şeylerdir.

Ey Müslüman kardeş düşün! İnsaf ederek düşün! Hesap günü bu gibi boş hileler ve faydasız deliller sana yarayacak mı?
Yarın Allah’ın huzuruna toplanacağına inanan Müslümanlar, Rasulullah’ın sakalını tıraş edenlerin yüzüne bakmamasından hiçmi korkmazlar? Endişeye kapılmazlar?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.